Teknolojik gelişmeler arasında en çok merak uyandıran konulardan biri olan "AI & Yaratıcı İnsan Geleceğinin Potansiyeli”, Digilogue Summit’22 kapsamında insan ve teknoloji ilişkisini irdeleyen akademisyen ve sanatçı Selçuk Artut, çalışmalarında algoritma, kodlama ve makine öğreniminden yararlanan yaratıcı kodlayıcı ve ML sanatçısı Andreas Refsgaard, insanın sanat ve yaratıcılık algısına makinelerin katkısını araștıran sanatçı Mario Klingemann, metin ve teknolojinin kesișimi üzerine çalışan birinci nesil Kalmyk Amerikalı șair, sanatçı ve yapay zeka araștırmacısı Sasha Stiles’in katılımıyla teknoloji ve insan ilișkisinin her geçen gün arttığı günümüz dünyasında, insan bilinci ve onun yapımı ürünlerle ortaya koyulan yeni yaratımlar ve fırsatlar üzerinden ele alındı.

Location

Zorlu PSM & Sky Lounge Youtube

Date

20 Ekim 11:00 öö

Tags

AI’ın kendi başına bir sanatçı olarak hareket edebilmesine alan tanıyarak çalışmalarında veri kürasyonundan yararlanmayan Andreas, süreci sürprizlere açmanın önemine vurgu yaptı. William Wundt eğrisinde de olduğu gibi bir sürpriziniz yoksa zevkiniz de yok diyerek AI’ın insan üretiminde var olan ‘mükemmeli seçmek’ ihtimalini ortadan kaldırdığına dolayısıyla başarısızlık ihtimalini doğurduğuna değindi. Bu da sürpriz faktörünü ortaya koyan en büyük element.

Teknolojinin insanlığın yaratıcı potansiyelindeki dönüșüme sunduğu katkı; sektörün aktif oyuncusu olsun olmasın herkes için stoper etkisinde. Selçuk Artut; “Ne zaman AI’da yeni bir şeylerin ortaya çıktığını görsem, bana bakan büyük bir ayna varmış gibi hissediyorum.” sözleri ile konușmaya bașladı ve yapay zeka ile insan potensiyelinin karşılaştırılmasını tetikledi.


Yaratıcı insan geleceğinin potansiyeli bağlamında Mario Klingemann, insan yaratıcılığının sanatsal anlamda AI karşısında yenik düşmediğini aksine bu alandaki gelişmelerin insan yaratıcılığındaki potansiyeli açığa çıkarmayı desteklediğini belirtti. Sasha Stiles da Mario Klingemann’ın bahsettiği konuyla kişisel bir bağlantı kurarak yaratıcı süreçlerde AI’ı kendine dostane bir rakip gibi konumladığından ve kendi yaratıcılığını tetikleyen bir unsur olarak sanat çalışmalarında yer verdiğinden söz etti.

Sürpriziniz yoksa zevkiniz de yok.

Yapıtlarında etkileșimi kullanan Andreas Refsgaard’a “Veri seti etkileși- mini kullanırken gördüğü zorlukları” soran Selçuk Artut; etkileșimli sis- temlerin zorluğuna dikkat çekti. Etkileșimli sistemler olușturmanın bir zorluğu, çıktıyı düzenleyemeyeceğinizdir. “Tipik olarak, insanlar hızlı mühendislik yapıyorsa veya birçok șeyi deniyorlarsa, o zaman en iyilerini seçerler. Sonra belki onları cilalarlar ama bunu bunu etkileșimli sistemler- de yapamazsınız. Bu sürprizle ama aynı zamanda olası bașarısızlıklarla da uğrașmak zorundasınız. William Wundt Eğrisi, bu eğri ile gerçekten ilgileniyorum. Sürpriziniz yoksa zevkiniz de yok. Bir örnek, kendinizi gıdıklayamazsınız. Vücut dokunușunu tahmin eder. Ben kontrolü biraz da olsa kaybettiğim bir sistem kurmayı seviyorum. İstemin ne olduğuna in- sanların karar vermesine izin vererek kontrolü kaybediyorum.” Andreas’ın biraz șașırtıcı biraz da tanıdık görünen ișlerinin temelinde bu algı var.

AI için akıl hocalığı yapmak ona belirli kürasyonlarda üretim sağlamak değil AI’ın içerisinde olduğu sonsuz bilgi havuzundan yaptığı çıkarımlarla size bir karșılık vermesi AI’ın da sanatçı olarak kimlik bulabilmesinin temeli. Sasha Stiles; sistemlerin anlayıp anlayamadığı niteliksel sorunlarla ilgili. “Benim için gerçekten itici soru șuydu: Bir makine benim için șiir yazabilir mi?” Sasha Stiles, buradaki insan kibirini ve egosunu bir kenara bırakıp AI’ın onun șiirini nasıl anladığı ve nasıl cevaplayacağı ile ilgili.

Bu aslında dostça bir rekabeti beraberinde getiriyor. Bizi AI’dan daha akıllı ya da daha aptal kılan tüm olasılıklar yaratıcıığımızı tetiklerken çıkan iși de yükseltiyor. Yeniden gözden geçirmemiz gereken șeyleri hatırlatıyor.

Panelistler

Selçuk Artut

Selçuk Artut’ un sanatsal araştırmaları ve üretimleri insan-teknoloji ilişkisinin teorik ve pratik boyutlarına odaklanır. Sanatçı, Medya ve İletişim üzerine doktorasını İsviçre’deki European Graduate School’da tamamlamıştır. Güncel olarak, Ses ve Etkileşim dersleri verdiği Sabancı Üniversitesi’nde Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı programında doçent öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. 2016 yılında yaratıcı kodlama ve canlı kodlama teknikleri ile eserler üreten RAW (www.rawlivecoding.com) adlı görsel-işitsel performans ikilisini kurmuştur.

Responsive image
Responsive image

Andreas Refsgaard

Kopenhag'da yaşayan Andreas Refsgaard, sanat ve etkileşim tasarımı arasındaki alanda çalışıyor. Bu alandaki yaratıcı potansiyelini keşfetmek için algoritmalar, kodlama ve makine öğrenimi kullanıyor. Danimarka ve uluslararası sanat ve tasarım okullarında yapay zekanın yaratıcı kullanımları, kod ve makine öğrenimi üzerine atölye çalışmaları öğretiyor. Çalışmaları New Scientist, Vice, Gizmodo, PSFK ve Designboom'da yayınlandı, Interaction Awards ve Core77 tarafından ödüllendirildi ve Avrupa, Kuzey Amerika, Asya ve Avustralya'daki müzelerde ve festivallerde sergilendi.

Mario Klingemann

Mario Klingemann insanın sanat ve yaratıcılık algısının makineler tarafından artırılabileceği veya taklit edilebileceği yöntemler araştırıyor. Üretken sanat, sibernetik estetik, bilgi teorisi, geri bildirim döngüleri, örüntü tanıma, ortaya çıkan davranışlar, sinir ağları, kültürel veriler veya hikâye anlatımı gibi çok çeşitli alanlarda sanatsal araştırmalar yürütmektedir. 2020’nin başlarından beri Hic et Nunc ve Tezos çevresinde ekolojik olarak sorumlu NFT topluluğunun yönetiminde ve ortaya çıkmasında araçsal bir rol oynamıştır. Mario aynı zamanda ademi merkeziyetçi, otonom ve yaratmak için oluşturulmuş olan yapay zeka Botto’nun yaratıcısıdır. Kurulduğu 2021 sonbaharından bu yana 2 milyon ABD dolarının üzerinde NFT’ler oluşturmuş ve SuperRare’deki en iyi 10 sanatçı üzerinde gösterilmektedir. Lumen Altın Ödülü 2018’i kazanan, Prix Ars Electronica 2020’de onursal bir söz alan ve 2015 British Library Labs Yaratıcı Ödülü’nü kazanan Mario, Google Arts & Culture Lab’de varlık gösteren bir sanatçı olarak alanında yapay zeka alanında öncü kabul edildi.

Responsive image
Responsive image

Sasha Stiles

Harvard ve Oxford’dan mezun olan Sasha eşi ve stüdyo partneri Kris Bones ile New York’da yaşıyor. Yazı ve teknoloji alanında denemeler yapan şair ve sanatçı, yapay zeka alanında araştırmalar yapıyor. theVERSEverse ve NFT şiir galerisinin kurucularındandır. Üretken edebiyat ve blok zinciri şiirinin öncülerindendir. Stilies’ın çapraz-medya algısı; sözlü gelenekten yazılıya geçen şiirin evrimi gibi, yazılı dilden metaverse dünyasına aktarımı ile bağlantılıdır. Poetry Mentor çalışması, insan- makine birlikteliğine yeni bir bakış katarak, bilinç ve yaratıcılık hakkında bildiklerimizi sorgulatıyor. Ödüllü işi “Cursive Binary”, karışık el yazısı metni ile, Sasha dili insanüstü bir şeklide çeviriyor. Eserleri analog ve görsel olarak Museum of Contemporary Digital Art, Digital Art Month Paris, Miami Art Week, New York Fashion Week and Virtual Times Square de dahil olmak üzere çokça yerde sergilendi.

Digilogue Summit için tüm gelişmeleri Digilogue ve Zorlu PSM Instagram sayfalarından takip edebilirsiniz.

Zorlu Holding’in DNA’sında yer alan inovasyon, teknoloji ve tasarım kavramları ile Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nin dijital sanata olan yenilikçi yaklașımını somutlaștıran Digilogue platformu; “dijital dönüșüm” ekseninde etkileșim, keșif ve farkındalık yaratmak üzere her sene düzenlediği Digilogue Summit’i; Zorlu PSM çatısı altında beșinci kez gerçekleștiridi.

Digilogue